8 Nisan 2016 Cuma

FAHRENHEIT 451 - KİTAP YORUMU

Kitap Adı: Fahrenheit 451
Yazar Adı: Ray Bradbury
Goodreads Puanı: 3.96
Yayınevi: İthaki
Sayfa Sayısı: 240


TANITIM BÜLTENİNDEN
Guy Montag işini seven bir itfaiyeciydi. On yıldır kitap yakıyordu. Gecenin bir yarısında yola çıkışlarını, alevlerin kitapları yutuşunu hiç sorgulamamıştı... Hiç sorgulamamıştı, insanların korkusuzca yaşadıkları bir geçmişi anlatan o 17 yaşındaki genç kızla karşılaşana dek... Montag'ın hayatındaki bütün yanlışlar doğrularla yer değiştirir o andan sonra... İşini, eşini, yaşayışını yeni bir gözle değerlendirir. Önünü alamadığı duyguları onu, asla tahmin edemeyeceği şeyler yapmaya iter. Sansüre, totaliter yönetimlere, kültür endüstrisine ve uzunca bir süredir sürdürdüğümüz yaşam tarzına yönelik en keskin eleştirilerden biri. Okuyun ve kendinizi yeni baştan kurun.

"yakmak bir eğlenceydi.

Her şeyin alevler tarafından yutulmasını, alevlerin içinde kararmasını ve değişmesini görmek özel bir zevkti"


 MERHABA!! Çok güzel bir kitap bitirdim ve dayanamayıp yine hemen yazmaya karar verdim. 'Fahrenheit 451'.. Herkesin mutlaka okuması gerek bu kitabı. Bakın mutlaka diyorum. Konusundan kısaca bahsetmek istiyorum. Kitaplar yasak okuması, saklaması kesinlikle yasak. Bütün kitapların  yakıldığı bir dünya hayal edin. Çok fazla korkunç. Bunu yakanlar ise itfaiyeciler. Asıl kahramanımız da bir itfaiyeci. Guy Montag. Montag da herkes gibi düşünme yeteneğini pek kullanmayan biri. İnsanlar robotlaştırılmış herkes tek tip. Bir gün 17 yaşında bir kız çocuğuyla karşılaşır Montag. Kız oldukça garip yani o döneme göre. Montag'a ilginç sorular sorar, farklı şeylerden bahseder. Montag ise bu kızdan sonra sorgulamaya başlar. Acaba yaktığımız şeyler ne anlatıyor diye düşünmeye, karısıyla tartışmaya başlar. Derken yaktığı kitaplardan birini çalıp eve getirir. Falan filan daha da anlatıp kitabın tadını kaçırmak istemiyorum. 

Kitap zaten oldukça akıcı ve pek uzun olmadığı için bir çırpıda okunabilecek bir kitap. Bu kitabı okuyup da içinden bir şeyler almayacak insan olmaz, olamaz. Çok uzatılacak bir şey de yok aslına bakarsanız. Bıraktığım alıntılara bir baksanız eminim anlayacaksınız. Daha fazla yazmak istediği alıntılar var ama neredeyse bütün kitabı yazabilirim. En iyisi siz kediniz okuyun :)



"Kitaplarda bir şeyler olmalıydı, hayal edemeyeceğimiz şeyler, kadının yana bir evde kalmasını sağlayacak bir şeyler; orada bir şeyler olmalı.Bir hiç için kalmazsın. "

 
'insanlar hiçbir şey konuşmuyorlar.' 'hayır konuşmaları gerek!' 'hayır, hiçbir şey konuşmuyorlar. Çoğunlukla, arabaların, elbiselerin ve yüzme havuzlarının isimlerini sayıyorlar ve ne kadar harika olduklarını söylüyorlar. hiç kimse diğerlerinden farklı bir şey söylemiyor. Çoğu zaman kafelerde, şaka makineleriyle oynarlar ve çoğunlukla aynı şakalardır, ya da müzikli duvarların ışıkları yanar ve tüm renkli şekiller aşağı yukarı iner çıkar, fakat sadece renkler, soyut hepsi. Müzelerde hiç bulundun mu? Hepsi soyut. işte, şimdi olanlar bunlar. amcam bir zamanlar farklı olduğunu söylüyor. Eski zamanlarda bazen resimler bir şeyler söylermiş, hatta insanları bile gösterirmiş.'


"Ben antisosyalim, öyle diyorlar. Onların arasına karışmıyorum. Ben aslında çok sosyal biriyim, bu tümüyle sosyallikten ne kastettiğinize bağlı. Bana göre sosyal demek bu gibi şeyler hakkında konuşmak demektir ya da dünyanın ne kadar tuhaf olduğundan söz etmektir. İnsanlarla birlikte olmak güzel. Fakat bir grup insanı bir bir araya getirmek ve sonra da benim konuşmama izin vermemek sosyallik değildir bence. ... Fakat tanıdığım herkes bağırıyor vahşiler gibi, dans ediyor yada birbirlerini dövüyor. Dikkat ettin mi, bugünlerde insanlar birbirini nasıl incitiyor?" 
"Mutlu olmak için her şeye sahibiz ama mutlu değiliz. Eksik bir şey var. Çevreme bakıyorum. kaybolduğunu kesinlikle bildiğim tek şey, son on yada on iki yıldır yakmakta olduğum kitaplar."  
"Sadece bana ne yapacağımın söylenmesi için taraf değiştirmek istemiyorum. eğer böyle yapacaksam, taraf değiştirmek için bir neden yok. "



0 yorum:

Yorum Gönder